28 Nisan 2025

Cinsel İşlev Bozukluğu

Cinsel İşlev Bozuklukları

 

Aralarında keskin sınırlar olmasa da insanda cinsel yanıt döngüsünü ilgi ve istek, uyarılma, orgazm ve çözülme olmak üzere 4 evrede inceleyebiliriz. Sağlıklı ve doyumlu bir cinsellikte bu evrelerin birbirlerine bir üstünlüğü yoktur. Evrelerin herhangi birisinde sorun yaşanması, bu durumun süreklilik göstermesi ve kişilerin cinsel yaşamlarından memnun olmamaları cinsel işlev bozukluğu olarak ele alınmaktadır. Kişinin yaşı, yaşam koşulları, partneriyle ilişkisinin özellikleri, genel sağlığı ve ruhsal sağlığı, sorun oluşmadan önceki cinsel hayatı gibi etkenler göz önüne alınarak değerlendirme yapılmaktadır.

 

Cinsel yanıtlar, olumsuz duygular ve koşullar altında kolayca bozulabilecek hassas süreçlerdir. Cinsellikle ilgili sorunların ruhsal çatışmaların sonucunda ortaya çıktığı bilinmektedir. Bu nedenle cinsel işlev bozukluklarının tedavisi ancak ruhsal sağlığın ele alındığı psikoterapi yöntemleriyle mümkündür. Bilinçdışı cinsel çatışmalar, cinsellikle ilgili olumsuz algılar, ilişkisel sorunlar cinsel sorunlarla görünür hale gelebilir. Sıklıkla görünürdeki nedenlerin tedavisi ile cinsel sorunlar düzelebilmektedir. Örneğin performans kaygısı erektil disfonksiyonun(sertleşme bozukluğu), cinsel duyumlarla ilgili farkındalığın yetersiz olması erken boşalmanın, takıntılı bir kontrol çabası orgazm evresiyle ilgili sorunların, bekaretle ilgili kaygıların olduğu bir çevrede yetişmek vajinismusun sık karşılaşılan görünürdeki nedenlerinden bazılarıdır.

 

Cinsel yanıt döngüsünün ilk evresini belirleyen cinsel istek düzeyi, kişiden kişiye göre değişebilmekte ve ayrıca aynı kişide farklı zamanlarda farklı düzeylerde olabilmektedir. Bu nedenle cinsel isteğin "normal olan" düzeyi ile ilgili bir tanımlama yapmak zordur. Cinsel isteksizlik, cinsel içerikli düşüncelerin veya düşlemlerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması (ya da hiç olmaması) durumudur. Bu bozukluğa neden olabilecek nedenler değerlendirilip duruma özgü tedavi planlarının geliştirilmesi önemlidir.

 

                Uyarılma bozuklukları, cinsel karşılaşmalar  ya da cinsel etkinlik sırasında herhangi bir bedensel duyum olmaması durumudur. Erektil disfonksiyon, daha yaygın ismiyle sertleşme bozukluğu bu sınıfta incelenebilir. Bu bozuklukta cinsel etkinlik sırasında sertleşmenin sağlanmasında veya sürdürülmesinde bir zorluk yaşanmaktadır. Tedavide ereksiyonun(sertleşmenin) anatomik ve fizyolojik özellikleri konusunda bilgilendirme yapılarak ve ev ödevleri planlanarak kişinin performans kaygısının giderilmesi hedeflenir.

 

Orgazm evresiyle ilişkili sorunlar erkeklerde geç boşalma/erken boşalma ve kadınlarda orgazm bozuklukları başlıkları altında incelenebilir. Bu durumlara çeşitli korkular/kaygılar, ilişkisel sorunlar gibi birçok farklı durum sebep olabilir. Tedavinin altta yatan nedene özgü planlanması önemlidir.

 

Orgazm bozukluğu cinsel etkinlik sırasında orgazmda belirgin gecikme, orgazmın nadiren olması veya olmamasıdır. Geç boşalma kadınlarda görülen orgazm bozukluğunun erkeklerdeki muadili şeklinde tanımlanabilir. Erken boşalma, cinsel birleşmeden önce, cinsel birleşme sırasında veya cinsel birleşme sonrası ilk bir dakika içinde ve en önemlisi kişinin kendi isteğinden önce boşalması ve boşalmayı kontrol edememesi/erteleyememesidir. Boşalma kontrolü, idrar tutma gibi öğrenilebilen bir fonksiyondur. Tedavide kişinin bedensel duyumlarına yönelik farkındalığının arttırılmasına ve bu kontrolün öğrenilmesine yönelik ev ödevleri verilmektedir.

 

Cinsel yanıt döngüsü dışında bahsedebileceğimiz bir diğer cinsel işlev bozukluğu cinsel birleşme ile ilgili yoğun kaygı duyma ve bununla beraber pelvis taban kaslarında gelişen istemsiz kasılma ile görülen vajinismustur. Tedavisi, fobilerin tedavisine benzerdir. Öncelikle cinsellikle ilgili doğru bir bilgilendirme ile kişinin kaygıları ele alınır. Sonra da planlanan ev ödevleriyle kişinin kaygılarıyla/korkularıyla aşamalı bir şekilde yüzleşmesi ve süreçte “alışma” ile birlikte cinsel birleşmeye yönelik kaygı/korku tepkisinin ve istemsiz kasılmanın sönümlenmesi sağlanır.

 

Cinsel mutluluk kişiyi tamamen mutlu ve başarılı hale getirmeyecektir ya da ilişkisindeki tüm sorunların çözümünü sağlamayacaktır. Partnerlerin arasındaki duygusal ilişki ile cinsellikleri birbirini oldukça etkileyen, iç içe geçmiş süreçlerdir. Ancak cinselliğin çift ilişkisinin sadece bir bölümü olduğu ve dolayısıyla kişilerin tüm ilişkisel sorunlarının cinsel terapi ile çözülemeyeceği unutulmamalıdır. Çift ilişkisinde ciddi sorunların olduğu bir noktada cinsel terapiler anlamını yitirecektir.

 

 Cinsel sorunların yaşanmasında en önemli faktörlerden biri, bu konudaki tabuların ve yanlış fikirlerin yaygın olmasıdır. Cinsel terapiler sırasında cinsel anatomi ve fizyoloji hakkında ayrıntılı bir bilgilendirme yapılmaktadır. Kişilerin cinsellikle ilgili kalıplaşmış ancak doğru olmayan fikirleri ve cinselliğe yükledikleri anlamlar değerlendirilmektedir. Bazı durumlarda sadece doğru bilgilerin verilmesi bile sorunların düzelmesini sağlayabilir. Bazen de, ev ödevleri aracılığıyla, olumsuz duygularla cinsellik arasında kurulan uyumsuz bağlantıların değiştirilmesi ve cinsellikle ilgili sağlıklı bir bakış açısının kazanılması hedeflenmektedir. Cinsel terapi sürecinde partnerler arasında güvene ve açıklığa dayanan bir ilişkinin geliştirilmesi, cinselliğin tabu olmaktan çıkıp insancıl bir noktaya evrilmesi, kişilerin  keyifli ve doyumlu bir cinsellik yaşamaları hedeflenir.

Merve ÖZDOĞAN ŞENEL

      Psikiyatri Uzmanı

 

 

 

 

Online Görüşme



Online Görüşme/Bize Danışın

Adres:
Fabrikalar Mh.3024 Sk.No:13 Kepez/Antalya

Telefon:
Tel: 444 27 63
Fax: +90 0(242) 244 20 90
Bu sitedeki içerikler sadece bilgi amaçlıdır kişisel teşhis için kullanılmamalıdır. Tedavi için doktorunuza başvurunuz.
Copyright © 2025 Terapi Tıp Merkezi Tüm Hakları Terapi Tıp Merkezi ne aittir. Kaynak gösterilmeksizin alıntı yapılamaz, içerik ve görsel kopyalanamaz.