Annelerde doğum sonrası ortaya çıkabilen lohusa depresyonunun, kaygı, şiddetli hüzün, duyarsızlık,aşırı yorgunluk, enerji eksikliği ve bedensel yakınma belirtileri ile kendini göstermektedir Dünyaya bir bebek getirmek kişide mutluluk verici bir olay olmasına rağmen annenin yaşamının stresli ve zor olabilir. Normal hayata uyumun 15 gün içerisinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Bu süre uzadıysa kişinin lohusalık depresyonunda olduğu düşünülmektedir. Birçok kadın anne olduktan sonra hafif hüzün ve artan sorumluluk sonucu kaygı ve endişe hissedebilir. Bebeğe bakabilip bakamama, besleyip beseleyememe kaygısı herkesin kendi yorumunu yapması eş ve bebek ilgisinin bölünmesi gece uykuların düzensizliği derken anne olan birey depresyona girebilir.
“Lohusalık depresyonu doğumdan sonraki ilk altı hafta içinde sinsice başlar ve birkaç ay içinde düzelir,fakat bir veya iki yıla kadar da sürebilir. Bu depresyonun birden çok nedeni vardır. Gebelik döneminde yükselen östrojen ve progesteron yani adet döngüsü ve hamileliği koruyan cinsiyet hormonu düzeylerinin doğumla birlikte ani düşmesi veya geç başlangıçlı doğum sonrası depresyonda tiroit bozuklukları rol oynayabilir. Annelerde konsantrasyon güçlüğü, uykusuzluğa dayanan sinirlilik, sosyal desteksizlikten kaynaklananbakım telaşı, kendine zaman ayıramama ve öz bakımını aksatmaktan dolayı oluşan gerginlik, bebeğe bakayım derken eve sürekli misafir gelmesi ya da aile yakınlarının gelmesi evde boş bulduğu saatte kendine zaman ayıramayıp bir çok ev işinin de ona bakıyor olması, bellek zayıflığı, psikomotor hareketliliğinde artış, yerinde duramama, endişe, sinirlilik, sınırlı hayat aktivitesi, midede bulantı,kendiliğinden ağlama ve panik atak, iştahsızlık, kilo kaybı, bebekle ilgilenmek istememe ya da bebeği zarar vermeyi isteme gibi durumlar yaşayabilirler. Aynı zamanda mutluluk yerine çökkün duygulara sahip olmaktan gelen suçluluk duygusu, hüzün,hayattan zevk alamama, ilgi ve istek kaybı, haz kaybı, değersizlik hissi, umutsuzluk, acizlik duygusu ile ölüm veya intihar düşünceleri de annede gerçekleşebilir.
PEKİ LOHUSALIK DEPRESYONUNA YAKALANMAMAK MÜMKÜN MÜ?
Eskiye oranla günümüzde birçok kadın lohusalık depresyonuna giriyor ve daha derinden yaşıyor. Kısa sürede bu süreci atlatabilmek için gebelik ve sonrasında gerçekler ve hayaller ile doğru bir orantı varsa bu süreç çok daha rahat atlatılabilir, kişi en az yarım saat açık havada yürüyüş yapmalı ve kaygıdan uzaklaşmak İçin kendini rahatlatmalı, doğum sonrası eve gelen misafirlere sınır koymalı ve eş ile bu konuda anlaşmalı, telefon sınırlandırılmalı, ziyarete gelenlerin bebek için emiyor emmiyor gibi yorumlarına çok takıntı haline getirilmemeli, annenin kişisel bakımı İçin zaman verdirilmeli, uyku konusunda anne rahatlatılmalı . Babalardan da anneye bol destek olması beklenmektedir.
LOHUSALIK DEPRESYONU BELİRTİLERİ GÖSTERİYORUM NE YAPMALIYIM?
En yakın psikiyatri hekimine başvurunuz.
LOHUSALIK DEPRESYONU TEDAVİSİ NEDİR?
Tedavi hastaya özgü olup, psikoterapi ve gerekli durumlarda farmakoterapi (ilaç) tedavisi
uygulanmaktadır.
Klinik Psikolog
Müge Cantürk
4442763